24 Şubat 2008 Pazar

Şehir Sokaklarında - Giriş

Yoruldum. Bıktım. Her gün yoruluyorum, her gün daha da bıkıyorum.

Pazarlamacılar artık ürünleri satılacak şeyler olarak görmenin ötesine geçti, insanlara ürünlerini satacak “şeyler” olarak bakıyorlar ve hayatımızın her tarafına bu vaziyet hâkim oluyor. Bu bir endüstri ve siz ve biz ve hepimiz bunun bir parçasıyız. Burada bir bütünleşmeden ziyade müdahaleden söz etmek daha doğru…

Bakıyorsun, göremiyorsun, bakmak zorunda bırakılıyorsun, bakıp görsen bile unutuyorsun, görüyorsun, bir başkası tarafından unutturuluyorsun; kısır döngü gün boyu devam ediyor. Günde ortalama yaklaşık sayıyla 5000, yazıyla beşbin reklam amaçlı imge görüyorsun, şanslıysan. Çünkü her geçen gün daha fazla görüyorsun. 2006’da yaklaşık 3000 olan günde ortalama “maruz kaldığımız” reklam amaçlı imge sayısı bugün 5binlerde.

Bugün kaza eseri ya da zorunluluktan dolayı evinizden çıktıysanız, şu an gözünüzü kapayın ve beyninize vurulan damgalardan hangisi ya da hangilerinin izinin hala kaldığını hatırlamaya çalışın. Okul ya da işe gidip-gelirken size günde 5bin kişinin selam verdiğini düşünün, hepsini hatırlamanız imkânsız olacaktır, hatırlamayı bırakın hepsinin selamını algılayıp karşılık vermeniz bile mümkün olmayacaktır.

Yoruluyorum, hemen her gece evime yorgun dönüyorum, uzunca bir süre sorunun benden kaynaklanan bedensel bir sorun olduğunu düşündüm, vitamin eksikliği, kötü beslenme vs… Yanılmışım. Sorun bana uygulanan imgesel şiddetin yarattığı mental çöküntüymüş, fark etmeden maruz kaldığım imgelerin yüküymüş.

Sao Paolo’da başladı, “Clean City” (Temiz Şehir) hareketi. Şehir bilboardlardan arındırıldı, dükkanların panolarından bile tüm reklam amaçlı imgeler kaldırıldı; Sao Paolo’da McDonald’s sarı ve yuvarlak hatlı M’si bile yok. Hareketin karşıtlarının, çıkar çevrelerinin iddia ettiği gibi, bu durum dünyanın en nüfuslu 4. şehrini çıplaklaştırmadı, karaktersizleştirmedi, aksine ona kendi karakterini geri verdi, insanlar artık şehrin sokaklarında, caddelerinde yürürken yapıların tarihsel dokularını keşfediyor.

Hareket Brezilya’da yayılmakta, Moskova “Clean City” hareketinin bir sonraki durağı olmaya hazırlanıyor.

Darısı İstanbul’un ve Türkiye’nin başına, zihinsel sağlığımızı bize geri vermek için böyle cesurca bir davranışta bulunacak, çıkar çevrelerine karşı gerekli siyasal kararlılığı gösterecek insanlar tarafından yönetildiğimizi düşünmesem de.

1 yorum:

KIZÇOCUĞU dedi ki...

Adbuster tişörtü giyip, elimizde süpürgelerle yürüyelim derim öncelikle. Temiz şehir için metafor bâbında...

Defteri kurcala!